Ata Kösten

Karlsruhe, Almanya

İzmir Model Ajansı

Gramer Öğrenmeden ve Kelime Ezberlemeden İngilizce Öğrenmek

Bu yazıda derslerimde de kullandığım son derece etkili bir yöntemi sizlerle paylaşacağım. Başlamadan önce küçük bir soru: Ana dilinizi öğrenirken gramer derslerine ihtiyaç duydunuz mu? Herkes gibi siz de hayır cevabını verdiyseniz, yöntemin mantığını açıklayarak başlıyorum.

Aslında ilk dilimizi öğrenme şeklimiz hem en doğal hem de en etkili yöntem, ancak birçok farklı sebepten ötürü yabancı dil eğitimi bu şekilde yapılmıyor. Belki bu konuyu gelecekte farklı bir yazıda ele alırım. Beynin dil merkezi çok basit bir şekilde çalışır, hiçbir mantık, formul veya ezber gerekmeden sadece dile maruz kalarak dili kurallarıyla bir bütün olarak sindirir. Bu şekilde siz dil bilgisi kurallarını bilmeseniz bile dili hatasız bir şekilde konuşursunuz. İşte bir dili bu şekilde öğrendiğinizde konuşurken cümleleri düşünmeye, “Şimdi hangi zaman kipini kullanacağım, nesne ile özne bu kalıpta nerede oluyordu…” gibi sorunlarla boğuşmanıza gerek kalmayacak. O halde yöntemin kendisine geçebiliriz.

Aslında bu yöntemin en güzel yanlarından biri basitliği: Tek yapmanız gereken, öğrenmek istediğiniz dili hayatınızın içine almak, mümkün olduğu kadar çok maruz kalmak. Kulağa basit gelse de bunu düzenli olarak yapmak hiç de kolay değil, ama size söz veriyorum ki dil kurslarına onca zaman ve para vermek yerine bu bedava yöntemi kullanırsanız hem keyif alarak öğreneceksiniz, hem de öğreniminiz çok daha kalıcı olacak. Şimdi sizlere bu yöntemi hayatınıza uygulamanızı kolaylaştırmak için birkaç somut örnek vereceğim:

  1. Telefon, bilgisayar, sosyal medya ve günlük hayatta kullandığınız her uygulama ve aracın dilini öğrenmek istediğiniz dile çevirin. Bu ilk başta biraz garip gelecektir, ama zamanla alışacaksınız ve bir süre sonra normalleşecek.
  2. Her gün en az 1 saatinizi öğrenmek istediğiniz dile maruz kalarak geçiriniz. Ne kadar fazla vakit ayırabilirseniz o kadar iyi. Kitap okuyun, film izleyin, müzik dinleyin, ancak odağınız yaptığınız aktivitede olsun, her kelimeyi dikkatle okuyun ve sindirin. Bilmediğiniz bütün kelimeleri not edin. Bu okuma, yazma ve dinleme becerinizi geliştirecek, kelime haznenizi derinleştirecektir.
  3. Dili konuşabileceğiniz ve anadili olarak konuşan insanların olduğu bir ortama dahil olun. Burada en iyi seçenek, dilin konuşulduğu bir ülkeye gidip bir süre orada yaşamak, ancak herkesin böyle bir imkana erişimi olmayabilir. Bu boşluğu gidermek için size tavsiyem dili güzel bir aksanla konuşan birinden özel ders almanız. Özel derslerimi sadece İngilizce ve sadece konuşma üzerine yapmamın sebebi budur.
  4. Dili hayatınızın bir parçası haline getirin. Bu her dil için eşit derecede kolay olmayabilir, ancak İngilizce buna en müsait dildir. Hobileriniz ve ilgi alanlarınız ne olursa olsun, bu konuda bir sürü kaliteli İngilizce kaynak bulmanız mümkün. Araştırma, öğrenme ve eğlenme dilinizi öğrenmek istediğiniz dile çevirirseniz dil öğrenmek sizin için bir amaç değil bir araç haline gelir. Dili bu şekilde gördüğünüzde ve kullandığınızda ilerleme hızınız inanılmaz derecede artacaktır ve dili hayatınızın bir parçası haline getirdiğiniz için unutmayacaksınız.

Yorum yap